Çin nüfus bakımından dünyanın en kalabalık ülkesidir. Nüfûsun çoğu, sahil
bölgelerinde, delta ve nehir vadilerinde, Szechwan’ın merkez platosundaki münbit
arazilerde ve Kuzey Çin’in Büyük Vadisindeki ekilebilir arazide yerleşmişlerdir.
Bu bölgelerde nüfûsu iki milyonun üzerinde birçok büyük şehir merkezleri
bulunmaktadır. Hükûmet nüfus kontrolü ile ilgili tedbirler almasına rağmen,
yıllık nüfus artışı 15 milyonun üzerindedir. Ülkenin tabiat şartları, nüfûsun,
ülkenin her yanına eşit olarak dağılımını engellemektedir. Nüfus yoğunluğu
ortalaması 109’dur. Fakat bu ortalama yoğunluk olup, batıya doğru yoğunluk
azalır ve bir kilometre kareye bir kişiden daha az düşer. Çin’in nüfus yoğunluğu
bakımından en kalabalık bölgesi, büyük şehirlerin yığıldığı kuzey doğu
bölgesidir. Bu bölge Çin topraklarının % 40’ını teşkil ettiği halde, nüfûsun %
90’ını barındırmaktadır. Burada nüfus yoğunluğu kilometrekare başına 450
kişidir. Nüfûsun geri kalanı arazinin % 60’lık bir bölümünde yaşarlar. Bu
bölgelerin başında Çinlilerin “Yeni Arazi” (Sömürge) dedikleri Doğu Türkistan
ile Tibet gelmektedir. Komünist idare başa geçtikten sona doğudan birçok Çinli
bu bölgelere yerleştirilmiştir. Bilhassa çok kalabalık olan şehirlerde geçim
sıkıntısı sebebiyle kırsal bölgelere göçler yapılmaktadır. Komünist idare 1960
yılından beri doğum kontrolü, aile planlaması, kırsal bölgelere teşvik vb.
tedbirler alınmasına rağmen nüfus hızla artmakta ve nüfus problemi çözülemeyecek
hale gelmektedir.
Çin’in büyük nüfus artışı yeni bir mesele değildir. M.Ö
birinci asırda Çin’in nüfûsu 50 milyon civarındaydı. M.S. 1200 yıllarında 100
milyona çıkmıştı. 1368’de 65 milyona düşen nüfus, 1600 yıllarında 150 milyona,
1800 yıllarında 430 milyona fırlıyordu. Bugün 1 milyarın üzerine çıkmış
durumdadır. Dünya nüfusunun dörtte birini teşkil etmektedir. Ülkede senede 10
milyondan fazla evlilik olmaktadır. Bu kadar büyük nüfûsu olan Çin’de 56 etnik
grup vardır. Bu etnik grupların % 94’ünü Hanlılar teşkil etmektedir. Hanlılar
asıl Çinliler demektir. Türkçedeki Han Kağan ile alakası yoktur. M.Ö. 202-220
yılları arasındaki Hun Hanedanından adını almaktadır. Diğer 55 etnik grup da
azınlıkları teşkil etmektedir. Başlıcaları:
Türkler: Çinlilerin işgal
ederek buradaki Türk devletinin varlığına son verdikleri Doğu Türkistan’da
oturmaktadırlar. Çoğunluğu Uygur Türkleri olup, Kazak, Özbek, Kırgız Türkleri
burada bulunmakdadır. Nüfûsu yaklaşık 19-20 milyondur. Bu bölge 1867 yılında
kesin olarak Çin’in sömürgesi olmuştur. İslam dini ve Türk gelenekleri
yasaklanmış, camiler ve medreseler kapatılmıştır. (Bkz.
Türkistan)
Türklerden sonra gelen başlıca azınlıklar: Şuanglar, Hueiler,
Tibetliler ve Moğollardır. Şuangların nüfûsu 10 milyon kadar olup, Orta Çin’in
güney kesimlerinde, Kuang-si Şuang eyaletinde
yaşamaktadırlar.
Tibetliler: Nüfûsü 4 milyon kadar olup, Yüksek Tibet
yaylalarında dağınık bir şekilde yaşamaktadırlar.
Huei’ler:
Ning-hsia-huei eyaletinde yaşamaktadırlar. 5 milyon civarında nüfusları
vardır.
Moğollar: İç Moğolistan’da yaşamakta olup, iki milyon civarında
nüfusları vardır.
Çin’de Sina-Tibet dil ailesine bağlı çeşitli lehçeler
konuşulur. Ancak resmi dil Kuzey Çin’in konuştuğu Mandarin lehçesidir. Bölgelere
göre lehçeler değişmekte ve farklı telaffuzlar ile mana bozulmaktadır. Ancak
kullanılan yazı dili herkes tarafından anlaşılmaktadır. Çincede harfler heceyi
gösterdiğinden dolayı, 4 binden fazla harf vardır. Son zamanlarda bu sayı
indirilmeye çalışılmaktadır. Azınlıklar ise kendi aralarında kendi dillerini
kullanmaktadırlar. Çin’in resmi bir dini yoktur. Ancak halk Taoizm,
Konfüçyonizm, Budizm, İslam, az miktarda Hıristiyan dinine
mensupturlar.
Halkın başlıca gıdaları arasında kuzeyde buğday, güneyde
pirinç ve çeşitli sebzeler ile balık başta gelir. Halk yakın zamana kadar
geleneksel aile düzenini muhafaza etmekteydi. Âileler birçok akrabaları ile
beraber yaşamaktadırlar. Komünist idare bunları komünlere dönüştürmektedir.
Halkın eğlencelerinin başında uçurtma uçurtmak, milli geçit törenlerinde yapılan
ateş oyunları ve kukla ejderler ile güreş başta gelmektedir. Son senelerde
dünyaya yayılan Kung-fu sporu da buradan çıkmıştır. Çin son zamanlarda
milletlerarası spor müsabakalarına katılmaktadır. Haberleşme tamamen komünist
idarenin kontrolü altındadır.
Çin eski tarihlerde birçok önemli
teknolojiye beşiklik yapmıştır. Bunların başında porselen, kağıt yapımı, demir
dökümü, blok baskı, barut ve mağnetik aletleri sayabiliriz. Günümüzde ise Çin
üçüncü süper güç haline gelmiş bulunmaktadır. Bloksuz ülkeler safında yer
alır.
Eğitim, komünist idare tarafından rejimin maksadına uygun olarak
düzenlenmektedir. Diğer komünist ülkelerden farklı olarak iş okulları da
kurulmuştur. Önemli şehirleri: Pekin, (başşehir), Şanghay, Tientsin, Kanton,
Shenyan, Wu-han, Urumçi’dir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder